Kargı'yı en derinden tanımanın yolu, ilçeyi çevreleyen yoğun meşe-oranormanlarından geçer. Buharlı tarla yolları, çiçekli patikalar ve temiz hava eşliğinde yürüyerek ya da bisikletle keşfe çıkabilirsiniz. Bu vadiler, bilinmeyen şelale rotalarına, sessiz dere yataklarına ve fotoğraf tutkunları için saklı manzaralara açılan kapılar gibidir. Hem doğa yürüyüşü hem de yaban hayatı keşfi için ideal bir başlangıçtır.
İlçe merkezine uzak olmayan bu pınarlar, yazın serinlemek isteyenler için popülerdir. Kaynak suyun serin gölgesi altında doğayla buluşmak, yanında küçük piknik sepetleriyle dingin bir öğleden sonrası geçirmek mümkün. Etrafında küçük yürüyüş yolları, ahşap banklar ve kuşların cıvıltısı sizi bekliyor.
Kargı köy ve mahallelerinde yer alan geleneksel taş evler, koruma altında olan nadide yapılar arasında yer alır. Ahşap süslemeli pencereler, taş temeller, kırmızı kiremit çatılar ve avlularıyla bu evler sizi adeta zaman tüneline sokar. Restorasyonla yeniden hayat bulan bu evler, misafirperver köylülerle yapılan sohbetlerde bir kültür dersine dönüşür.
İlçe merkezinin güneydoğusunda bulunan küçük kale kalıntısı, meşe ormanları ve tarla manzarası ile çevrilidir. Oraya ulaşan kısa ama dinlendirici yürüyüş parkuru, zirvede nefes kesen bir panorama sunar. Farklı yüksekliklerden Kargı’yı izlemek, fotoğraf çekmek ve gün batımının tüm renk skalasını gözlemlemek için mükemmeldir.
Kargı çevresindeki köylerde birçok eski çeşme ve su kemeri bulunur. Bazıları hala çalışan bu tarihî yapılar, taş işçiliği ve doğal su akışıyla dikkat çeker. Öğle saatlerinde bu çeşmelerin yanında kısa molalar vermek hem serinlik hem de mimari zevk sunar.
Kargı’ya bağlı yaylalara göç eden çoban ailelerin yaşamına tanıklık etmek eşsiz bir deneyimdir. Yüksek platolar ve çiçekli meralar arasında kurulan semer çadırları, keçi sürüleri ve taze yayla sütünden yapılan peynirlerin tadı, doğa ve kültürle birleşir. Yaylalardaki kuş sesleri eşlik eşliğinde güne başlamak huzuru yeniden tanımlar.
Orman patikalarından çıkıp küçük tepelerin üzerinden vadilerin içine baktığınızda, zengin meşe yaprak dokuları ve geniş kır yol manzaraları göze çarpar. Fotoğrafçılar için sabahın ilk ışıkları ve akşamın alacakaranlığı, manzara fotoğrafçılığı açısından fırsatlarla doludur. Kelimenin tam anlamıyla doğanın fotoğraf müzesidir.
Kargı çevresindeki köylerde düzenlenen kahvaltılar, ev yapımı reçeller, yayla peyniri, taze süt, yumurta ve bazlamayla hazinleşir. Sunumları sade olsa da damaklarınızda özgün tatlar bırakır. Aynı zamanda üreticilerle sohbet ederek üretim süreçlerini dinlemek, köy kültürünü anlamak açısından keyifli bir aktivitedir.
Hafta sonları kurulan pazar, taze meyve, sebze, ceviz, bal, salça, yöresel baharatlar ve el emeği dokuma sepetlerle doludur. Pazarda gezinirken hem alışveriş hem de küçük sohbetler eşliğinde köy yaşamına tanık olabilirsiniz. Pazar tezgâhları, kültürel hafıza açısından eşsiz bir zenginlik sunar.
Kızılırmak’ın küçük kolları gibi uzanan dere yatakları çevresinde kamp kurmak, nehir sesi eşliğinde dinlenmek ve kamp ateşi başında sohbet etmek isteyenlere hitap eder. Gece gökyüzünün yıldız tavanı, gündüz ise doğanın renk paleti burada buluşur. Kuşların sabah ötüşüyle uyanmak, doğal saf bir deneyime eşlik eder.
Kargı kırsalının düşük tepeleri ve meşe sıraları, gün batımında doğanın renk şöleniyle ışıldar. Güneşin ışıkları kaybolmadan önce gökyüzünde yarattığı turuncu–mor tonların kır evlerinin üzerindeki yansıması, valefotografik karelerle dolu bir manzara sunar. Her adımınız sanatsal bir iz bırakır.
yorum